Android Uygulaması için Tara

iOS Uygulaması için Tara

Piyasa Haberleri

Teknoloji Değerleme Korkuları Haklı mı

ABD'de teknoloji hisseleri bir gecede sarsıldı ve Nasdaq %2 düştü. Bu kazanç sezonu, büyük teknoloji isimlerinin genel olarak kazanç tahminlerini aştığını gösterdi. Palantir, beklentileri aşan EPS (hisse başına kazanç) ve gelirler bildiren son örnek oldu. Şirket güllük gülistanlık bir öngörüde bile bulundu. Yine de hisse senedi ve genel olarak teknoloji hisseleri düştü. Bunun nedeni, yatırımcıların yapay zeka ile ilgili her şeyin değerleme perspektifinden aşırı gerilmiş göründüğü hissinden kurtulamamalarıdır. 'Balon' kelimesi, 2000 yılındaki 'dot com' çöküşünün tekrarlanacağı korkusuyla ortalıkta dolaşıyor.

Peki bu endişeler haklı mı? Değerlemeler gerçekten de yüksek, S&P500'ün mevcut ileri F/K'sı 23 civarında seyrediyor ve bu da yaklaşık 17 olan tarihsel ortalamanın oldukça üzerinde. Dolayısıyla, hisse senetleri şu anda bir ölçü olarak ileri F/K kullanıldığında oldukça pahalı görünüyor. Bununla birlikte, mevcut yapay zeka dalgasını 'dot com' döneminden ayıran şey, gerçek karlar sağlayan çipler ve GPU'lar şeklinde gerçek ürünlerin üretilmesi ve satılmasıdır. 'Dot com' patlaması sırasında durum kesinlikle böyle değildi. İkinci olarak, ABD faiz oranları daha düşük bir yörüngede ilerliyor, bu da 'dot com' balonu patladığında, oranlar artarken olanın aksine, hisse senetlerine ekonomik bir yastık sağlıyor.

Dolayısıyla, mevcut YZ destekli ralli ile yüzyılın başındaki 'dot com' dönemi arasında hem benzerlikler (gergin değerlemeler) hem de farklılıklar (faiz oranlarının gittiği yön ve elde edilen gerçek karlar) vardır. YZ patlaması, dot-com balonunun aldatmacasını yansıtıyor ancak gerçek karlar ve uygulamalarla daha sağlam bir zeminde duruyor. Dolayısıyla, 2000 yılında borsanın başına gelenlerle aynı kaderi paylaşmayabilir. Ancak yatırımcılar yapay zeka yatırım harcamalarının aşırıya kaçıp kaçmadığını sorgulamaya başlarsa veya kazançlar düşmeye başlarsa, piyasada bir düzeltme olasılığı artabilir.

Teknoloji sektörünün ötesine bakıldığında, Dolar Endeksi'nin (DXY) 100 seviyesini geri kazanmasıyla USD yükselişini sürdürdü. İngiliz Sterlini bütçe endişeleriyle mücadele ediyor ve bu da dolara yardımcı oldu; GBPUSD kuru son beş günde %1 düştü. Bu arada Fed'in Aralık ayında tekrar faiz indirimine gidip gitmeyeceğine ilişkin şüpheler Dolar'ı yükseltmeye devam ediyor.

Güçlenen Dolar altının cazibesini azalttı ve değerli metal değer kaybederek 4 bin dolar seviyesinden daha da uzaklaştı. Altın, geçen haftaki şahin Fed mesajlarının ardından parlaklığının bir kısmını kaybetti ve spot altın şu anda 3938 $ civarında işlem görüyor, 3925 $, 3893 $ ve 3733 $'lık desteğin önünde. Direnç 4004$, 4051$ seviyelerinde bulunuyor. Ticaret gerilimlerinin en azından şimdilik azalmasıyla birlikte altın, 4 bin dolar seviyesine doğru ilerleme kaydetmek için USD'de meydana gelen bir geri çekilmeye güveniyor olabilir.

Dolardaki yükseliş petrol piyasası üzerinde de baskı yarattı. ABD petrolü $59,85 ve $59,37 seviyelerindeki desteğin önünde $60,20 seviyesine geriledi. Üst tarafta ise 60,92$ ve 61,40$'da direnç bekliyor. Piyasalar halen ABD'nin Rus petrol devleri Rosneft ve Lukoil üzerindeki yaptırımlarının etkisini ve bunların küresel petrol tedarik zincirini nasıl etkileyeceğini değerlendirmeye çalışıyor. Bu yaptırımlar olmasaydı, ABD petrolünün daha düşük seviyelerde işlem göreceğini söylemek muhtemelen doğru olacaktır. Bu jeopolitik meselelerin yanı sıra, Dolar'ın yönü petrolün bundan sonra nereye gideceğini belirleyebilir ve Dolar'ın devam eden gücü petrol için muhtemelen bir ters rüzgar olacaktır.

Hükümetin kapanma sürecinin devam etmesi, normalde bu Cuma açıklanacak olan ABD Tarım Dışı İstihdam (NFP) verilerinin bir sonraki partisini göremeyeceğimiz anlamına geliyor. NFP'nin beklenen yokluğu, daha dar kapsamlı olmasına rağmen istihdam piyasasının mevcut sağlık durumunu ölçmek için ADP'ye (özel bordro verileri) daha fazla vurgu yapmaktadır. ADP'nin geçen ay yaklaşık 30 bin istihdam yaratıldığını göstermesi bekleniyor, ancak aşağı yönlü bir ıskalama veya geçen aya benzer olumsuz bir baskı, Fed'in Aralık ayında faiz indirimine gitme umutlarının yeniden yükselmeye başladığını görebilir.

Geri Dön
Piyasa Haberleri